44. YÜCE ALLAH'IN: "KİTAPTA MERYEM'İ DE AN. HANİ O KENDİ
AİLESİNDEN DOĞU TARAFıNDA BİR YERE ÇEKİLMİŞTİ. "[Meryem, 16] "HANİ
MELEKLER DEMİŞTİ Kİ: EY MERYEM! ALLAH KENDİNDEN BİR KELİME İLE SENİ
MÜJDELİYOR.''[Ali İmran, 45] "GERÇEKTEN ALLAH ADEM'İ, NUH'U, İBRAHİM'İ VE
İMRAN AİLESİNİ ALEMLERE ÜSTÜN KILDI' ŞÜPHESİZ ALLAH DİLEDİĞİNE HESAPSIZ RIZIK
VERİR."[Al-i İmran, 33-35]
İbn Abbas dedi ki: İmran ailesi (Al-u İmran), İbrahim Alinden,
İmran Alinden, Yasın Alinden ve Muhammed s.a.v.'in Alinden olan müminlerdir;
Yüce Allah buyuruyor ki: "Şüphesiz insanlar arasında İbrahim'e en yakın
olanlar elbette ona uyanlardır ... "[Al-i İmran, 68] buyrukları. Ona tabi olanlar da mümin olanlardır.
"Al-i Yakub"un Yakub ailesi anlamında olduğu da söylenmiştir. Çünkü
onlar bu ismi küçÜlttükleri vakit (Uheyl diyerek) onu (aslına göre)
Kullanmışlardır.
حدثنا أبو
اليمان:
أخبرنا شعيب،
عن الزهري قال:
حدثني سعيد
ابن المسيب
قال: قال أبو
هريرة رضي
الله عنه:
سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول: (ما
من بني آدم
مولود إلا
يمسه الشيطان
حين يولد،
فيستهل صارخا
من مس
الشيطان، غير
مريم وابنها).
ثم يقول أبو
هريرة: {وإني
أعيذها بك
وذريتها من
الشيطان
الرجيم}.
[-3431-] Ebu Hureyre r.a. dedi ki: "Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i şöyle buyururken dinledim:
Ademoğullarından doğan her bir kişiye doğduğu zaman mutlaka şeytan
dokunmuştur. Şeytan'ın dokunmasından dolayı ağlayarak dünyaya gelir. Bundan
Meryem ve oğlu müstesnadır. Daha sonra Ebu Hureyre şu buyruğu okudu.
"Ben onu da, zürriyetini de kovulmuş şeytandan sana
sığındırdım. ' Ali İmran, 36
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Ademoğullarından her bir doğana doğduğu zaman mutlaka
şeytan dokunur." "İblisin nitelikleri" başlığında geçen Said b.
el-Müseyyeb'in, Ebu Hureyre 'den yaptığı rivayet açıklanırken burada sözkonusu
edilen dokunmaya dair açıklamalar yapılmıştı. Ordaki lafzıyla rivayet şöyledir:
"Şeytan her bir Adem evladı doğduğunda onun böğrünü dürter.
Meryem oğlu İsa müstesna. Onu dürtmek isteyince hicabı dürttü." Buradaki
hicabdan kasıt çocuğun içinde bulunduğu eşidir. Kurtubı der ki: İşte şeytan ın
bu dürtmesi onun musallat kılınmasının başlangıcıdır. Yüce Allah, Meryem'in
annesinin yaptığı duanın bereketiyle Meryem'i ve oğlunu muhafaza etmiştir.
Çünkü o şöyle dua etmiş ve: "Ben onu da, zürriyetinden gelecek olanları da
kovulmuş şeytandan sana sığındırıyorum. " [Al-i İmran, 36] demişti.
Meryem'in de İsa dışında zürriyeti olmamıştır.
"Şeytanın dokunmasından dolayı ağlayarak doğar." Sözü
geçen Ma'mer yoluyla gelen rivayette "şeytan ın dürtmesinden dolayı"
şeklindedir. Yani doğar doğmaz küçük çocuğun ağlamasının sebebi, şeytan ın ona
dokunmasının verdiği acıdır.
باب:{وإذ
قالت
الملائكة يا
مريم إن الله
اصطفاك وطهرك
واصطفاك على
نساء
العالمين. يا
مريم اقنتي
لربك واسجدي
واركعي مع
الراكعين. ذلك
من أنباء
الغيب نوحيه
إليك وما كنت
لديهم إذ
يلقون أقلامهم
أيهم يكفل
مريم وما كنت
لديهم إذ
يختصمون} /آل
عمران: 42 - 44/. يقال:
يكفل يضم،
كفلها ضمها،
مخففة، ليس من
كفالة الديون
وشبهها.
45. "HANİ MELEKLER: EY MERYEM ŞÜPHESİZ Kİ ALLAH SENİ SEÇTi,
SENİ ARINDIRDI VE SENİ ALEMLERİN KADINLARINDAN ÜSTÜN TUTTU, DEMİŞLERDi. EY
MERYEM, RABBİNE İTAAT ET, SECDEYE KAPAN VE RÜKU' EDENLERLE BERABER RÜKU' ET.
BUNLAR SANA VAHYETMEKTE OLDUĞUMUZ ĞAYB HABERLERİNDENDİR. ONLAR MERYEM'İN
BAKIMINI HANGİSİ ÜZERİNE ALACAK DİYE KALEMLERİNİ ATARLARKEN SEN YANLARıNDA
OLMADIĞIN GİBİ, ONLAR ÇEKİŞİRLERKEN DE SEN YANLARINDA DEĞİLDİN." [Ali
İmran, 42-44]
حدثني أحمد
بن أبي رجاء:
حدثنا النضر،
عن هشام قال:
أخبرني أبي
قال: سمعت عبد
الله بن جعفر
قال: سمعت
عليا رضي الله
عنه يقول:
سمعت
النبي صلى
الله عليه
وسلم يقول:
(خير نسائها
مريم ابنة
عمران، وخير
نسائها خديجة).
[-3432-] Ali r.a.'dan dedi ki: "Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'i şöyle buyururken dinledim:
Onun (dünyada ona çağdaş olanların) kadınlarının hayırlısı İmran
kızı Meryem'dir. Onun (bu ümmetin) kadınlarının hayırlısı ise
Hatice'diı'."
Hadis ileride 3815 numara ile gelecektir.
Fethu'l-Bari Açıklaması:
(Parantez içerisindeki açıklamalar Fethu'l-Bari'deki şerh
dikkate alınarak yapılmıştır. )
"Hani melekler: Ey Meryem şüphesiz ki Allah seni seçti. ..
"[Ali İmran, 42] Buhari yüce Allah'ın: "Şüphesiz Allah seni
seçti" buyruğunuonun (Meryem'in) bir nebi olduğuna delil göstermiştir.
Ancak bu, bu hususta açık değildir. Bu kanaatini de Meryem Suresinde onun nebilerle
birlikte sözkonusu edilişi ile desteklemektedir. Fakat onun "sıddıka"
diye nitelendirilmiş olması (nebi oluşuna) engel değildir. Çünkü Yusuf da bu
şekilde nitelendirilmiştir. el-Eş'arı'den nakledildiğine göre kadınlar arasında
birden çok nebi vardır. İbn Hazm ise bunları altı tane olarak tespit etmiştir:
Hawa, Sara, Hacer, Musa'nın annesi, Asiye ve Meryem.
Kurtubı ise Sara ve Hacer'i saymamaktadır. Bunu (İbn
Abdi'l-Berr), et-Temhıd adlı eserinde fukahanın bir çoğundan nakletmiş
bulunmaktadır. Kurtubı der ki: Sahih olan Meryem'in nebi olduğudur. (Kadı) Iyad
der ki: Ancak cumhur aksi kanaattedir.
Nevevı ise el-Ezkar adlı eserinde İmamın (İmamu'l-Harameyn'in),
Meryem'in nebi olmadığı hususunda icma' bulunduğunu belirttiğini
nakletmektedir. Fakat el-Hasen'den gelen rivayete göre kadınlar arasında da,
cinler arasında da nebi yoktur. es-Sübkı el-Kebir der ki: Bana göre bu meselede
sahih herhangi bir rivayet yoktur. es-Süheylı bunu er-Ravdu'l-Unuf adlı
eserinin sonunda fukahanın bir çoğundan diye nakletmiş bulunmaktadır.
"Kadınlarının hayırlısı Hatice'dir." Bu ümmetin
kadınlarının hayırlısı demektir. Kadı Ebu Bekir b. el-Arabı der ki: Bu hadis
dolayısıyla bu ümmetin kadınlarının en faziletlisi kayıtsız ve şartsız olarak
Hatice'dir. Musa'nın kıssasının sonlarında da Ebu Musa yoluyla gelen Meryem ve
Asiye'nin sözkonusu edildiği hadiste ise her ikisinin diğer kadınlardan
faziletli olmaları gerektiği anlaşılmaktadır. Bu hadis de Meryem'in Asiye'den
daha faziletli olduğunu, Hatice'nin de bu ümmetin kadınlarının en faziletlisi
olduğunu göstermektedir.